Medyada bazı gereksiz konular saatlerce, defalarca tartışılırken Türkiye’nin teknoloji ile ilgili tartışmaları neredeyse yok denecek kadar az.

Bir alanda neden bu ürünleri üretemiyoruz, ürettiklerimiz nelerdir türünde tartışma yapmak medyanın çok fazla üzerinde durmadığı bir konu gibi gözüküyor. Üstelik önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin kaderini etkileyecek bir konu olmasına rağmen bu yapılmıyor. Teknoloji gün geçtikçe akıllanıyor. Türkiye son yıllarda yerli üretimde kendini geliştirmesine rağmen geçmişte akıllı teknoloji üretiminin içinde olmadığı gibi giderek akıllanan teknoloji üretiminde de yer alma şansı azalmaktadır.

Teknoloji ürünlerinin çoğunun yurt dışından gelmesinin sebebi çok fazla tartışılmıyor. Örneğin, hepimizi ilgilendiren klinik laboratuvarlar alanında yurt dışına bağımlılık derecemiz bilinmemektedir ve hatta hiç tartışılmamaktadır. Klinik laboratuvarlar her bir vatandaşı ilgilendirmektedir. Yaptırılan kan testleri için yurt dışına ne kadar döviz ödendiği, toplumda tartışılan bir konu değildir.

Teknoloji üretebilmek için birinci koşul olan takımlar oluşturulamıyor. Oluşturulamama nedenleri de tartışılması gereken bir başka konu. Eğitimdeki sorunlar başlamak üzere, bireysel ego, taraf tutma gibi çok sayıda etken var. Bu etkenler yüzünden bu potansiyel yurt dışına kaçıyor. Yerli diye belirtilen teknolojilerin tamamında yabancı katkılar bulunuyor ve bunlara tam olarak yerli denilemez. Sorunun kaynağı sadece bir kişi veya kurum değildir, bu yüzden oluşturulacak takımlarla, yapılacak tartışmalarla bu konuların masaya yatırılması gerekmektedir.

Medyanın ise magazinsel konulara önem verdiği kadar bilime ve teknolojiye de aynı önemi, ilgiyi göstermesi gerekiyor. Medyada futbol maçları sonrasındaki bir tartışma ne kadar hararetli oluyorsa aynı tartışmalar teknoloji alanında da yapılmalıdır. Nedenlerin anlaşılması ve çözümlenmesi için kalite yönetimi uygulamaları ve araçları yol göstericidir.