En Genç Cumhurbaşkanı Aday Adayı Erkan Trükten 2 bin 500’den Fazla İmza Topladı

Türkiye'nin En Genç Cumhurbaşkanı Adayı Erkan Trükten 2 bin 500'den Fazla İmza Topladı

Türkiye’nin en genç Cumhurbaşkanı aday adayı olarak dikkat çeken bağımsız aday, 5 Ağustos 1980 doğumlu Erkan Trükten için 2 bin 589 kişi imza verdi. Bin 544 imza alan 8. Cumhurbaşkanı ve 19. Başbakanı Turgut Özal’ın en büyük oğlu Tevfik Ahmet Özal’ı imza yarışında geçti.

Tarih felsefecisi, araştırmacı, yazar, köşe yazarı ve Youtube içerik üreticisi Erkan Trükten, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ve Sofya Üniversitesi Felsefe Yüksek Lisans mezunu ve İstanbul Üniversitesi Avrasya Araştırmaları Enstitüsü’nde okudu.

Vaatleri arasında milletvekili sayısını 300’e düşürmek ve maaşlarını düşürmek, makam araçlarını 150 binden 20 bine düşürmek, hayvan, et üretimine ağırlık vermek, küreselcilerin emirlerine uymamak ve DSÖ’yü Türkiye’den kovmak gibi hiçbir partinin dile getirmediği vaatler bulunuyor.

Kendisine destek verenlere sosyal medya hesabından teşekkür içerikli dikkat çekici açıklamalarda bulundu:

Değerli güzel milletim, biz bir tohum ekttik. Bu tohumu ekmek için 2.589 imza veren azimli, vicdanlı, onurlu ve ferasetli her vatandaşımıza gönülden teşekkürü bir borç bilirim.

Biz bu tohumu kâbus gibi üzerimize çöken karanlığa ve kirli oyunlara rağmen ektik.

Bugün kaybedenler ve kaybettirenler bellidir. 2020 yılı itibariyle daha gür bir sesle karşı çıktığımız küresel uygulamalara, karşı çıkıyormuş gibi yapıp susanlar hem kaybetmiş hem kaybettirmiştir.

Bu odakların amacı da ortaya çıkmıştır. Bunların küresel kadrolarla mücadele etmek gibi bir gayretinin olmadığı, bizlerin hakkı haykırmak ve milletimizle dayanışmak adına ödediğimiz bedelleri ödemeden, hak ve millet adına vazgeçtiğimiz birçok konum ve makama ulaşmak için ya da şahsi konum ve makamlarını korumak için her şeyini feda edebilecek insanların üstünden mücadele içerisindeymiş gibi bir algı oluşturarak rant elde ederek, şahsi İkbal ve makam düşüncesi ile slogan attıkları, toplantı yaptıkları, kitap yazdıkları ortaya çıkmıştır.

İçerisine girdiğimiz bu çetin yolda bizim dikkatli olmamız gerekenler de bunlardır. Bizler, mücadele içerisindeymiş gibi gözüken arkadaşlarımızın hepsi ile dayanıştık.

300.000’den fazla kişinin katıldığı Maltepe mitingini bile önce karalamaya çalışan, ardından tepki görünce gece yarısından sonra birdenbire Maltepe’ye gitmeye karar veren bazı küreselci karşıtı gibi gözüken kişi ve yapılar gibi fesat içinde bölücü olmadık.

Bugün Türkiye’yi kaybettirenlerden biri de Fenomen olacağız, takipçi sayımızı arttıracağız diye ipe sapa gelmez her iddiayı tıklanma uğruna delilsiz ortaya koyanlar ve her türlü videoyu zerre araştırmadan, incelemeden yayınlayarak mücadelemizin ciddiyetini bozanlar olmuştur.

Bu süreçte kendileriyle asla küs olmadığım, kavgalı olmadığım halde sessizliğe bürünenler, pandemi ile mücadele ettiğini iddia edip 3 maymunu oynayanlar da kaybetmiştir.

Ancak imzayı veren vatandaşlarımız ve bizim yanımızda olan hiç kimse kaybetmemiştir, kaybettirmemiştir.

İçerisine girdiğimiz bu adaylık süreci Ak ve Karanın ortaya çıkması için yeni bir turnusol kağıdı olmuştur. Bu süreçte kimin ne yapıp ne yapmadığını kamuoyunun takdirine bırakıyorum.

Bugün Türkiye’ye kaybettirenler arasında partiler de olmuştur ve bu imza sürecinde karbon ayak izi, DSÖ, küreselci diyerek cumhurbaşkanı adayı çıkarıyoruz diyen ve 67.000 imza toplayan bir parti, imza sürecinin ortasında sadece imzaları çöp etmedi, umutları da çalmış oldu.

Herkes çok iyi biliyordu ki bu parti imza sürecinden önce ittifak kursaydı, küreselcilere karşı ilk direnişi göstermiş olan bizlere büyük bir teveccüh olacaktı.

Kıymetli Türk milleti, tüm bu aldatıcılara rağmen arkamızda para gücünün, teşkilatın, soy ismin, ittifakların olmamasına rağmen bağımsız ve partisiz olmamıza rağmen ve medya sansürüne rağmen büyük bir zafer kazandığımızdan hiçbir şüpheniz olmasın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir